Genel Başkan DEMİREL :” Kamu Çalışanları Kaybolan İtibarını, Islık Çalan, Türkü Söyleyen, Milyon Liralık Arabalara Binen Siyasi Sendikalar Eliyle Bulamaz.!”
Hak ve Adalet yolculuğuna çıktığımız ve hak ve adalet yolculuğuna çıkanların önünde elbet ve ebet engeller,setler, dağlar ve denizler olacaktır. Lakin kazananlar, başaranlar hep arayanlardır ilkesiyle yola revan olduğumuz bugünlerde il il, ilçe ilçe, oda oda kamu çalışanlarıyla bizzat göz göze gelerek, dertleşerek, hasbihal ederek yolumuzu ve yolculuğumuzu anlatıyoruz.
Çünkü biz inanıyoruz ki yanına gitmediğin, odasına girmediğin, dertleşemediğin eğitim çalışanlarının gönüllerine giremezsin. Gönül sevdiğini yanında ister. O nedenle yorulsak da,terlesek de, zamanla yarışsak bile il il, ilçe ilçe, oda oda gücümüz yettiğince eğitim çalışanlarının odalarında olacağız. Bu ilkenin kurumsal kimliğimiz haline gelmesi çok önemlidir. Şube, il, ilçe başkanlarımız ve yönetim kurullarımız da aynı hassasiyeti gösterecek ve eğitim çalışanlarını yalnız bırakmayacağız.
Kamu çalışanlarına 2017 toplu sözleşme masasında 2 yıllık toplam %16 zam verildiğini, 2019 toplu sözleşme masasında ise 2 yıllık toplam %14 zam verildiğini ve sadece 4 ay içinde elektriğe yapılan zam oranının %40 olduğunu, kamu çalışanlarının 1 milyon üzerinde üye olduğu vekalet verdiğimiz, yetkili kıldığımız siyasi sendikaların ise tüm bu olan bitene karşı sessiz kaldığını, itiraz edemediğini, irade koyamadığını, bu sendikaların gündemini kamu çalışanları değil ideolojik siyasi partiler tarafından belirlendiğini, susmak hakkı olmayan bu sendikaların lal olduğunu, geleceğin iyi gelmesi için kamu çalışanlarının artık tavır koyması gerektiğini anlatıyoruz.
Kamu çalışanlarının 4 yıllık kaybı %60’lara yükselmiştir. Alım gücü, geçim gücü, aylık maaş döndürebilme kapasitesinin kalmadığı, en küçük bir plansız zorunlu harcama karşısında bütçesinin darmadağın olduğunu, evlatlarımızın cebine harçlık koyamaz haline geldiğimiz, siyasi rantçı sendikalar tarafından atanan torpilli amirler tarafından yapılan baskılar nedeniyle çalışma huzurumuzun ve iştahımızın kalmadığının farkındayız.
Sessiz kalmak kabullenmektir. Sessiz kalmak umudu öldürmektir. Sessiz kalmak cesareti zindanlara atmaktır. Sessiz kalmak atalarımızın bize miras bıraktığı “Şecaat” şerefine layık olmamaktır. Yapılana, zulme,haksızlığa karşı bizler her zaman sesli olacağız, tepkili olacağız. Hak ve adalet yolculuğumuzda susmayacağız.
Kamu çalışanlarının da artık kendine gelmesi, titremesi ve uyanması gerektiğine inanıyorum. Celladına aşık olmuş bir millet olmaktan çıkmalıyız. Kamu çalışanlarının kaybolan itibarını arayıp bulmalıyız ve ben inanıyorum ki bizler her türlü mücadeleyi hak ve adalet bayrağı ile yapabilir ve başarabiliriz. Lakin kamu çalışanları kaybolan itibarını, ıslık çalan, türkü söyleyen, milyon liralık arabalara binen siyasi sendikalar eliyle bulamayacaktır. Yıllardır hep aynı siyasi sendikalara destek verip, yetkili kılıp farklı sonuçlar beklemek fıtratımıza ihanettir.
Bir olacağız… birlikte olacağız… beraber olacağız… iri olacağız…diri olacağız… gün gelecek hep birlikte tüm sorunlarımızı tek tek çözeceğiz.
Ne zaman?
TARAF DEĞİL TAVIR KOYDUĞUMUZ ZAMAN!