"YARIM ELMA GÖNÜL ALMA MI? DEVLET ZARARINI GÖRMEZDEN GELME Mİ? "
Milli Eğitim Bakanlığı bürokratlarının illere yaptığı ziyaretlerde özellikle eğitim çalışanlarınca özellikle mali konulardaki yoğun sorulara muhatap kalıyorlar.
İl ziyaretlerini yapan milli eğitim bürokratlarının maruz kaldığı soruların başında " Öğretmen, Müdür, Şef, Sivil Savunma Uzmanı, Tesis Müdürü Ek Ders ve Eğitim Öğretim Ödeneği alıyor biz neden almıyoruz?" geliyor. Sendikamız temsilcilerinin ve üyelerinin illere gelen bakanlık bürokratlarına yönelttiği sorulara verilen cevaplar, eğitim çalışanlarını daha fazla örgütlenmeye sürüklemektedir. Çünkü bürokratların verdiği cevaplar çok çarpıcıdır. İşte o cevap; "BİZ MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI OLARAK MALİYE BAKANLIĞINA BAŞVURU YAPTIK! SAYINIZ FAZLA OLDUĞU İÇİN MALİYE BAKANLIĞI ONAY VERMİYOR?"
Devletin bu maaş sistemi ile zarara uğratıldığını görmeyen bir maliye bakanlığımı var, yoksa talep olmadığı halde "yarım elma gönül alma" zihniyetinde bürokratlarmı var !
Milli Eğitim Bakanlığı bürokratlarının illere yaptığı ziyaretlerde özellikle eğitim çalışanlarınca özellikle mali konulardaki yoğun sorulara muhatap kalıyorlar.
İl ziyaretlerini yapan milli eğitim bürokratlarının maruz kaldığı soruların başında " Öğretmen, Müdür, Şef, Sivil Savunma Uzmanı, Tesis Müdürü Ek Ders ve Eğitim Öğretim Ödeneği alıyor biz neden almıyoruz?" geliyor. Sendikamız temsilcilerinin ve üyelerinin illere gelen bakanlık bürokratlarına yönelttiği sorulara verilen cevaplar, eğitim çalışanlarını daha fazla örgütlenmeye sürüklemektedir. Çünkü bürokratların verdiği cevaplar çok çarpıcıdır. İşte o cevap; "BİZ MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞI OLARAK MALİYE BAKANLIĞINA BAŞVURU YAPTIK! SAYINIZ FAZLA OLDUĞU İÇİN MALİYE BAKANLIĞI ONAY VERMİYOR?"
Devletin bu maaş sistemi ile zarara uğratıldığını görmeyen bir maliye bakanlığımı var, yoksa talep olmadığı halde "yarım elma gönül alma" zihniyetinde bürokratlarmı var !
Milli eğitim bakanlığında görev yapan eğitim çalışanlarının (öğretmenlerde dahil) sayısı 750.000 civarındadır. Bu sayı dikkate alındığında Milli Eğitim Bakanlığının büyük bir camia olduğu göze çarpmaktadır. Oysaki, bu büyük camianın içinde sayıları 100.000 civarında olan eğitim çalışanlarının (öğretmen hariç) taleplerinden olan Ek-Ders, Eğitim Öğretim Ödeneği ve Fazla Mesai Ücretleri haklı talep olup, bu taleplerin karşılanmamasının nedeni olarak "SAYINIZ FAZLA" gibi sofistik bir cevap kabul edilemez.
Neye göre sayımız fazla ! Kime göre sayımız Fazla!
Bir hakkın talebinde, istenmesinde veya talebin karşılanması "SAYI" faktörü önemlidir. Özellikle sayınız fazla ise taleplerinizin dikkate alınabilirliği veya taleplerin karşılanabilirliği doğru orantılı bir şekilde artmalıdır. Söylenildiği gibi eğitim çalışanlarının sayıları azımsanamayacak kadar fazla ise "Mali Talepler" noktasında taleplerimizin karşılıksız kalmaması gerekir. Bu büyük gücün (sayının) karşısında hiçbir kuvvet duramaz.
Öyleyse diğer bir durum söz konusudur. Milli Eğitim Bakanlığının Maliye Bakanlığından herhangibir talebinin olmadığı durumudur ki, bu daha vahim sonuçlar doğurmaktadır. Elbette işverenin daha az ücret daha fazla işgücü isteme eğilimi olacaktır. Fakat yapılan araştırmalar, istatistikler gösteriyorki, "kurum içindeki sosyal barış", "kurum içi ücretlerin dengeli dağılımı", "kurumsal yapıların güçlü olması", "kurum içindeki özlük stratejisi" ne kadar iyi organize ve finanse edilirse, iş gücü ve verimi o düzeyde artmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı bürokratlarının Maliye bakanlığına talepte bulunup bulunmadıkları muammadır. Bu konuda cevabı belgeleriyle birlikte kamuoyunun dikkatine sunmak Milli Eğitim Bakanlığının görevidir.
Bir diğer konu ise "SAYINIZ FAZLA DOLAYISIYLA ÜCRET ARTIŞI ÜLKE BÜTÇESİNİ ETKİLER" bu konuda sendikamız genel başkanlığının şu anki ücret politikasıyla devletin zarara uğratıldığı, sistem içinde ücreti etkileyen en önemli unsurun "Eğitim Çalışanlarının Emeklilik Yüzdesi" olduğu ve ücret sisteminin eğitim çalışanlarının iş gücü performansı ve sendikamız talepleri dikkate alınarak yeniden belirlenmesi gerektiği resmi yazıyla belirtilmişti.
Ücret adaletsizliği ve varolan ücret politikasının şuanki durumu aşağıdadır.
AYNI KURUMDA UYGULANAN ÜCRET POLİTİKASI
VE ÜLKE EKONOMİSİNE KATKISI
(Emekli Olma Yüzdeliği ile Ücret Arasındaki Bağıntı Tablosu 1 )
MEB GÖREVİ |
Emekli günü geldiğinde emekli olma yüzdesi |
Şu an aldığı Aldığı Maaş(Ortalama) |
Ek Ücretler
Ortalama |
Toplam
Ortalama |
Eğitim Çalışanı |
%95 |
(800 - 900 )YTL |
0.YTL |
(800 - 900 )YTL |
Eğitimci (Öğretmen) |
%5 |
(1100-1200) YTL |
* 300.YTL
** 500.YTL |
(1400-1700) YTL |
* sınıf öğretmeni
** branş öğretmeni
(Emekli Olma Yüzdeliği ile Ücret Arasındaki Bağıntı Tablosu 2)
MEB GÖREVİ |
Emekli Aylığı
Ortalama |
Emekli Olan Memurun yerine işe alınan yeni memurun aylığı (ortalama) |
Toplam
(Ortalama) |
Eğitimci (Öğretmen) |
900-YTL |
1900.-YTL |
2.800.-YTL |
Eğitim Çalışanı |
780.-YTL |
1.500.-YTL(bürüt) |
2.280.-YTL |
Yukarıdaki 2 tabloyu incelediğimizde, ek-ücretin varlığı durumunda emekli olma yüzdesi düşmektedir. Emekli olma yüzdesi düştüğü takdirde işgücünden yararlanma, profesyonel personelin devamı sağlanacaktır.
Ek ücretin bulunmadığı ücret politikası izlendiğinde, Emekli olma oranı çok yüksek yüzdeliklerde olacaktırki, bu hem yetişmiş personellerin kaybına hemde ikinci tabloda gösterildiği gibi "emeklilik maaşı + yeni memur maaşı" devletin kasasına yansıyacaktır.
Şuanki ücret potikasının ürünü olarak eğitim çalışanı emekli günü geldiği gün emekli oluyor.1 eğitim çalışanının emekli olmasında devletin kasasından çıkan ücret 2.280.-YTL'dir.
Eğitim çalışanlarının ve sendikamızın talepleri doğrultusunda Eğitim Çalışanlarının TÜMÜNE EK-DERS, EĞİTİM ÖĞRETİM ÖDENEĞİ ve FAZLA MESAİ ÜCRETİ verildiğinde devletimizin bütçesini etkileyecekmidir. ?
SENDİKAMIZCA TALEP EDİLEN ÜCRET POLİKASI
VE DEVLET BÜTÇESİNE ETKİSİ
MEB GÖREVİ |
Şuan Aldığı Ücret |
Ek Ücret
(aylık) |
Toplam Ücret |
Eğitim Çalışanı |
800-900 YTL |
Ek ders Ücreti-200 YTL
E.Ö.Ödeneği - 38 YTL
Fazla Mesai -150 YTL
TOPLAM :488 YTL |
1.288-1.388 YTL |
EMEKLİ OLMA ORANI %95'den %5'lere düşeceği kesindir.
HATIRLAYALIM !
1 Eğitim Çalışanının Emekli Olması Durumunda Devletimize maliyeti 2.280 YTL,
Eğitim Çalışanlarının ve Sendikamızın Talebinin Devletimize Maliyeti en fazla 1.388 YTL'dir.
Aradaki Fark Devlet ZARARIDIR. BU ZARAR ŞUAN İÇİN 892.00 YTL'dir
Milli Eğitim Bakanlığı bürokratları maliye bakanlığına bu verilerle gitmiş olsa veya Maliye bakanlığının bürokratları bu verileri hesaplayabilme yeteneğine sahip olsalardı şuanda eğitim çalışanlarının mali ücret talepleri yerine gelmiş, refah düzeyi makul hale gelmiş olacaktı.
Birileri eğitim çalışanlarını uyutmaya çalışıyor ama "Maymun gözünü Açtı." BİZLER UYUMUYORUZ. FARKINDAMISINIZ !