"Şeflerin Eğitimlerini Tamamlaması Kariyer Ve Liyakat Gereğidir!"
Milli Eğitim Bakanlığı personeli şefler şube müdürlüğü için dilekçelerini il ve ilçe milli eğitim müdürlüklerine vermektedirler. Milli Eğitim Bakanlığı da 2012/44 sayılı genelgesi ile şeflere şube müdürlüğü görevlendirmelerinde öncelik vererek sendikamızın başlatmış olduğu harekete destek vermiştir.
Milli Eğitim Müdürlüklerinde Şef olmak için 2 yıllık yüksekokul mezunu olmak yeterlidir. Şimdi bir düşünelim MEB şefleri çoğunlukla neden 4 yıllık fakülte mezunu. Hatta bir çoğu yüksek lisans yapıyor veya mezun.
MEB şefleri hiyerarşik yapıda bir üst makamı olan Şube Müdürlüğüne yükselmek için ellerinden geleni yapmaktadırlar. Çünkü Devlet Memurları Kanununun da gereği budur. Aslında şefler 657 sayılı Devlet Memurları Kanununda belirtilen Kariyer ve Liyakat ilkelerinin gereğini yapmaktadırlar. Yükselme isteği tüm devlet memurlarında olması gereken özelliklerin başında olması gerekmektedir.
Eğitim çalışanları kariyer yapabilmek için azimle çalışıp sabırla beklemişlerdir. Hizmetlinin memur olması, memurun şef olması, şefin şube müdürü olması garipsenmemelidir. Ayrıca tebrik edilmelidir. Mesleğinin ilkeleri ve gereğini yerine getirmektedirler. Eğitim çalışanının mezuniyetini yükseltmesi, işinde ilerlemek istemesi ve kendini geliştirmesi hem kişisel hem de kurumsal anlamda kazanımdır. Devamı İçin Tıklayın"
"Öğretmen Açığının Gerçek Sebebi Yönetimseldir"
Ancak; yükselme isteği olan şefler görevlerini layığı ile yerine getirirken hiç bir idarecilik görevi bile yapmamış bir öğretmenin şube müdürü olarak amiri pozisyonuna gelmesi ve DMK'da geçen KARİYER maddesinde belirtilen ilerleme imkanının idareler tarafından engellenmesi şeflerin yükselme isteğini kırmaktadır.
Kaldı ki öğretmenlikten şube müdürlüğüne geçen eğitimcilerin yöneticilik, yazışma, kanun, yönetmelik vb. iş ve işlemleri eğitim çalışanları olan şef ve memur arkadaşlarımız sayesinde öğrendikleri gerçeği de unutulmamalıdır. Yine öğretmenlikten şube müdürlüğüne geçen eğitimcilerin yerlerine ücretli veya vekil öğretmen görevlendirilerek hem öğrencilerimiz hem de devletimiz büyük bir zarara uğratılmaktadır. Türkiye'de asıl mesleği öğretmen olup yöneticilik yapanların sayısı göz önüne aldığımızda emin olun ki şu an ülkemizdeki öğretmen açığı kapanacaktır.
"Valilikler Bakanlık Genelgesine Direnmenin Sonuçlarına Katlanmak Zorunda Kalacaklar!"
Milli Eğitim Bakanlığının 2012/44 nolu genelgesi ile Şefler bu yönde umutlanmış olsa da, halen Valiliklerin genelgeyi uygulama konusunda tereddütleri bulunmaktadır.
31 Aralık 2012 tarihinde tamamlanacak olan teşkilat çalışmaları sonucunda şube müdürlüğü atamalarında hangi valiliklerin bakanlık genelgesine uyacaklarının takibini yapacağız ve eğitim çalışanlarının gerekli yasal ve hukuksal tüm haklarını koruyacağız.
"Şeflerin Küçük Ve Hakir Görülmesine Asla İzin Vermeyiz!"
Bakanlığın 2012/44 sayılı genelgesi sonucunda her kafadan ses çıkmaya başladı. Haber siteleri, sendika yöneticileri ve forumlarda çatlak sesleri de yakından takip ediyoruz. Payesi belli olmayan kendini eğitim uzmanı olarak tanıtan kişiler tarafından yazılan yazılarda şeflerin hizmetlilikten geldiği ve şube müdürlüğü yapamayacağı belirtilmekte hatta bırakın eğitim uzmanı sıfatıyla yazanları sendika genel başkanları tarafından bile bürokratların tebeşir tozu yutması gerektiği söylenen bir ortamda TEÇ-SEN'in tek başına bu mücadelenin ortasında sonuna kadar duracağı bilinmelidir.
"Mesele Tebeşir Tozu Yutmak İse Hepimiz Öğrenci İken Yeteri Kadar Tebeşir Tozu Yuttuk!"
Bütün yazılara tek tek cevap yazacak değiliz ancak; Hizmetlilerin sınav sorularının müdür yardımcısı sınav sorularından zor olduğu, sınavsız müdür yardımcısı olayım diyerek şeflik sınavına giripte kazanamayan öğretmenlerin olduğu bir camiada memurların ve şeflerin hakir görülmesine elbette sessiz kalmayacağız. "Yönetici olmak için tebeşir tozu yutmak gerekir." diyenlere cevabımız ise öğrencilik yıllarımızda yuttuğumuz tebeşir tozu yeterli midir? değil ise kaç gram yeterlidir? Yönetici olmak için tebeşir tozu yutmaya ne gerek var. Ha illa tebeşir tozu yutsun diyorsanız, bizim hizmetlilikten gelen şeflerimiz, değil tebeşir tozu bütün okulun tozunu yutmuşlardır. Ayrıca TEÇ-SEN bazı memur haber sitelerinde belirtildiği gibi zafer ilan etme peşinde değil eğitim çalışanlarının haklarını savunma peşindedir.
"Öğretmenlerin Ve Eğitim Çalışanlarının Kariyer Basamakları Farklıdır!"
Biz diyoruz ki her hizmet sınıfının kariyer basamakları farklıdır. Genel İdare Hizmetleri Sınıfının kariyer basamakları Memur-Şef-Şube Müdürü diye devam eder, Eğitim Öğretim Hizmetleri Sınıfı ise Öğretmen-Uzman Öğretmen-Başöğretmen diye... Farklı Hizmet sınıflarının kariyer basamakları birbirine karıştırılmamalıdır. . Herkes sınıf kendi alanında yükselmeli ve kariyer yapmalıdır.
"1400 Boş Şube Müdürlüğü Kadrosu İçin 650.000 Öğretmenin Sınava Girecek Olması Vahimdir!"
Mevcut Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğine göre sadece şube müdürlüğü sınavına başvuru şartları tutan öğretmenlerin sayısı yaklaşık 650.000'dir. Oysa ki Türkiye geneli boş şube müdürlüğü sayısı ise 1400'dür. Bu da demek oluyor ki 1400 boş şube müdürlüğü kadrosunu doldurmak için Milli Eğitim Bakanlığı 650.000 öğretmeni sınava tabii tutacaktır. Bu sayıya şartları tutan eğitim çalışanları dahil değildir. Durumun ne kadar vahim olduğu bu sayı ile açıkça ortadadır.
"Sendikamızın Talebi Yönetmelik Değişikliği Ve Eğitim Çalışanlarının Kariyeri Önündeki Engellerin Kalkmasıdır!"
TEÇ-SEN olarak isteğimiz şudur ki; Milli Eğitim Bakanlığı Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğinde gerekli yasal düzenlemelerin yapılarak Eğitim Çalışanlarının Şube Müdürü olabilmeleri yolunda önlerinin açılması ve herkesle eşit şartlarda yarışma ortamının hazırlanması, öğretmen eğitim çalışanları haricinde şartları tutan eğitim çalışanlarının ve okul müdürü, müdür başyardımcısı ve müdür yardımcılarının şube müdürlüğü sınavına ön eleme olmaksızın alınması ve sınavı kazananlar arasından boş kadro sayısının 3 katı kadar eğitim çalışanlarının eğitime alınarak daha sonra yapılacak bir sınavla tercih hakkı tanınması sendikamızın ve eğitim çalışanlarının talebidir.
Şube Müdürlüğü sınavının "adi değil! adil" olarak yapılması halinde eğitim çalışanlarının, bilgi birikimleri, tecrübeleri, eğitim seviyeleri ve liyakatleriyle şube müdürlüğü koltuklarını nasıl dolduracağını herkes görecektir.
TEÇ-SEN GENEL MERKEZİ