TEÇ-SEN: "Giyim Yardımlarından Gelir Vergisi Kesilmesini Yargıya Taşıdık."

Kamuoyunca da bilindiği üzere, Memurlara yapılacak giyecek yardımı yönetmeliğinde 07/05/2010 tarihli ve 2010-508 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla değişiklik yapılmış, yürürlüğe konulan yeni düzenlemeye göre 01/01/2010 tarihinden itibaren giyim yardımları nakden ödenmektedir.

Giyim yardımlarının nakden ödenecek olması kamu personeli arasında sevinçle karşılanmıştır. Ancak; ayni olarak ödenen yardımlardan daha önce gelir vergisi kesintisi yapılmazken, giyecek yardımının nakdi olarak ödenmesi ile giyim yardımından faydalanan personelin alacağı ücretten % 15 gelir vergisi kesilmeye başlanmıştır.

Giyim yardımlarının personele, 657 sayılı devlet memurları kanununa göre sosyal yardım kapsamında verildiği aşikardır. Sosyal Yardımlardan da hiçbir surette gelir vergisi kesintisi yapılmaması gerekmektedir. Bu nedenle; giyim yardımı olarak yapılan ödemelerden kesilen Gelir Vergisinin yardımdan yararlanan personele geri iade yapılması ile ilgili talep yazımıza Maliye Bakanlığı'ndan maalesef olumsuz cevap verilmiştir.

Giyim Yardımlarından Gelir Vergisi kesilmesi kesinlikle hukuka aykırıdır. Bu uygulamanın yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle Sendikamızca Danıştay nezdinde dava açılmıştır. Kamuoyuna saygılarımızla duyurulur. 

Dava dilekçesi aşağıdadır:

 

DANIŞTAY (     ) DAİRESİ BAŞKANLIĞI' NA                                                                                                                                          

                                  YÜRÜTMENİN DURDURULMASI TALEPLİDİR

 YÜRÜTMENİN DURDURULMASI

İPTAL KARARI İSTEYEN

(DAVACI)                                      : TÜM EĞİTİM ÇALIŞANLARI SENDİKASI

                                                           ( Çankaya VD 8740174473)     

VEKİLİ                                                 Av. Abdullah KÜLBAY

Strazburg Cad. No. 12/16 Sıhhiye ANKARA

KARŞI TARAF

(DAVALI)                                       : Maliye Bakanlığı

ADRESİ                                          : Bakanlıklar ANKARA

 İPTALİ İSTENEN İŞLEM                   : Maliye Bakanlığı (Gelir İdaresi Başkanlığı) nın 07.10.2010 tarih ve 88914 sayılı  idari işlemi,

 TEBLİĞ TARİHİ                              : 07.10.2010

 KONUSU                                            :Davalı  Maliye  Bakanlığı'nın 07.10.2010 tarih ve 88914 sayılı  idari işlemi AÇIKÇA HUKUKA AYKIRI OLDUĞUNDAN VE UYGULANMASI HALİNDE TELAFİSİ GÜÇ VE İMKANSIZ ZARARLAR MEYDANA GETİRECEĞİNDEN ÖNCELİKLE DAVA KONUSU İDARİ İŞLEMİN YÜRÜTMESİNİN DURDURULMASINA VE  YARGILAMA SONUNDA İDARİ İŞLEMİN İPTALİNE  karar verilmesi talebidir.

AÇIKLAMALAR

         1- Memurlara yapılacak giyecek yardımı yönetmeliğinde, 07.05.2010 tarihli ve 2010-508 sayılı Bakanlar Kurulu Kararıyla değişiklik yapılmış, yürürlüğe konulan yeni düzenleme ile, 01.10.2010 tarihinden itibaren giyim yardımının aynen ödenmesi uygulanması kaldırılarak, nakden ödenmesine karar verilmiştir. (Ek.1)

         2-Yıllardır önemli sıkıntılar yaratan aynen ödeme uygulamasından vazgeçilmesi , kamu personeli arasında sevinçle karşılanmıştır. Ancak ayni olarak verilen yardımlardan daha önce gelir vergisi kesintisi yapılmazken, giyecek yardımının nakdi olarak ödenmesinden sonra , personelden %15 gelir vergisi kesilmeye başlanmıştır.

         3-Müvekkil sendika tarafından davalı idareye 01.09.2010 tarihinde dilekçe ile müracaat edilmiş, (Ek.2)  dilekçe de özetle " giyecek yardımlarının , aile, çocuk, doğum ölüm, tedave ve yiyecek yardımları gibi, 657 SAYILI YASANIN SOSYAL YARDIMLAR kısmında düzenlendiğini, sosyal yardımlardan ise gelir vergisi veya başka adlar altında bir kesintinin  yapılmasının  usul ve yasaya aykırı olduğunu, bahse konu kesintiye son verilmesi ve şimdiye kadar yapılan kesintilerin ilgili personele iadesi gerektiğini, bu hususta gerekli işlemin yapılarak kendilerine bilgi verilmesini  " talep etmiştir.         

            Davalı Maliye Bakanlığı davaya konu 07.10.2010 tarih ve 88914 sayılı yazısı (Ek.2)  ile özetle " 193 sayılı gelir vergisi kanununun 61. maddesi ile ücretin tarifinin yapıldığı, ücretin ödenek, tazminat, kasa tazminatı, tahsisat, zam, avans, aidat, huzur hakkı , prim , ikramiye, gider karşılığı veya başka adlar altında ödenmiş olması veya bir ortaklık münasebeti niteliğinde olmamak şartı ile kazancın belli bir yüzdesi şeklinde tayin edilmiş olması onun mahiyetini değiştirmez.

           Diğer taraftan aynı kanunun 27 nci maddesinin 2. bendinde ise demirbaş olarak verilen giyim eşyası (resmi ve özel dairelerce hizmet erbabına ilişkin işin icabı olarak verilen ve bunların işten ayrılmaları halinde geri alınan giyim eşyasının gelir vergisinden istisna edildiği hükme bağlanmıştır.

          Bakanlığımızca yayımlanan 2003/2 seri nolu gelir vergisi kanunu iç genelgesinin 3 üncü bölümünde yer alan açıklamada da belirtilen giyim yardımlarına ilişkin istisna ancak yukarıda yer alan kanun maddesi kapsamında verilmesi halinde uygulanacaktır.

         Ayrıca 657 sayılı kanunda yer alan bazı sosyal hakların ve yardımların yine aynı kanun gereğince  vergiden muaf edildiğini, giyim yardımlarının istisna kapsamında olmadığını " belirterek müvekkil sendikanın talebini reddetmiştir.

         4-Davalı idarenin tanzim ettiği ve yukarıda özetlenen idari işlem hukuka açıkça aykırı olup, iptali gerekir. Çünkü ;

          Sebep Unsuru ; İdari işlemlerin kendinden önce gelen ve nesnel kurallarla belirlenmiş bulunan bir sebebe dayanması  gerekir. Sebep nesnel bir nitelik taşır çünkü işlemi yapanın kendi düşüncesinde yer alan ve bu nedenle yeğlediği bir husus değil , onun dışında kalan maddi hukuka dayalı bir olgudur.

      Yani nesnel hukukun ön gördüğü bir neden veya maddi olgu yok ise işlem sebep yönünden sakat dolayısıyla hukuka aykırı olur.

        657 sayılı devlet memurları kanunu incelendiğinde giyim yardımı , aynı kanunun IV. Kısmında Sosyal Yardımlar Başlığı altında düzenlenmiştir. Örneğin 79. madde de yurtdışına gönderilen personele ödenen yolluklar, 152. madde ile düzenlenen tazminatlar, 203. madde ile düzenlenen aile yardımı, 207. madde ile düzenlenen doğum yardımı ve 208. madde ile düzenlenen ölüm yardımı sosyal haklardan olup, bu hakların hiç birinden vergi kesintisi yapılmamaktadır. Burada kanun koyucunun iradesinin sosyal haklardan vergi kesilmemesi yönünde olduğu açıktır.

           Belirtilen kısımla ilgili düzenlemede 152. maddede ise bu tazminatların gelir vergisi kesintisine tabi tutulmayacakları açık olarak belirtilmiştir. Benzer şekilde sosyal haklardan olan eğitim ve öğretim tazminatları ile ilgili davalarda Danıştay 4. Dairesi 1998/4851 esas sayılı kararında (Ek.3) ve Danıştay 3. Dairesi 1995/1423 esas sayılı kararında (Ek.4) eğitim öğretim tazminatının sosyal yardımlardan olduğu gerekçesiyle , bu tazminatlardan gelir vergisi kesintisi yapılamayacağını öngörmüştür. Belirtilen kararlar olayımızla bire bir örtüşmekte olup, gelir vergisi kesintisi yapılamayacak kalemlerin sosyal yardım olduğu mahkeme kararlarında açıkça belirtilmiştir. Giyim yardımının da sosyal yardım olduğunda hiçbir şüphe olmadığına göre, yapılan idari işlem istikrarlı yargı kararlarına aykırı olup, iptali gerekir.

          657 sayılı yasa ile sosyal haklardan vergi kesintisi yapılamayacağı hüküm altına alındığına göre,  dava konusu idari işlem sebep unsuru bakımından hukuka aykırı olup iptali gerekir.

          Giyecek yardımı özü itibariyle, daha önceki uygulamalarda dikkate alındığında, ayni bir yardımdır. Ülkemizdeki ekonomik gelişmeler sebebiyle bu yardımın nakdi  olarak ödenmesine karar verilmiştir. Daha önce Sümerbank gibi kuruluşlardan ayni olarak bu yardım yapılmakta idi. Ancak ülkemiz ekonomisindeki ve sosyal yapısındaki değişiklik sebebiyle daha pratik olması açısından nakdi ödeme getirilmiştir. Yani yapılan ödeme daha önceki verilen aynen giyim yardımının parasal değeridir. Bu nedenle ödemenin nakden yapılması bu sosyal yardımın niteliğini değiştirmez. Aynen ifade edilen bir sosyal yardımdan gelir vergisi kesilmesi ise hukuken kabul edilemez.   

         Yine benzer olarak bazı kurumlardaki bazı personel  , gelir vergisi kesintisinden muaf tutulmuştur. Bu durumda eşitlik ilkesine aykırıdır. Çünkü belirtilen kurumlardaki sayılan personelin muaf tutulması başka bir anlatımla nakden değil de bu personele aynen ödenmesi halinde , aynı malzeme için bir personel gelir vergisi ödeyecek diğeri ise ödemeyecektir. Bu halinde hukuken kabulü mümkün değildir.

      Başka bir iptal gerekçesi de; Başbakanlık genelgesinde sadece giyecek yardımının ayni değil nakdi olarak ödeneceği hükme bağlanmıştır. Bu ödemeden gelir vergisi kesintisi yapılacağı belirtilmemiş olup, benzer nitelikteki sosyal ödemelerde gelir vergisi kesilemeyeceği de yasal olarak ve mahkeme içtihatları ile belirtildiğine göre , yapılan kesintinin hukuka aykırılığı kesindir.

        Davalı idare cevabında, giyecek yardımından gelir vergisi kesilmeyeceğine dair 657 sayılı yasa da bir hüküm bulunmadığından bahisle talebimizi reddetmiştir. Ancak daha önce ( Başbakanlık genelgesinden önce yani 2010 yılından önce ) giyecek yardımı ayni olarak yapıldığı için, böyle bir düzenlemenin 657 sayılı yasada bulunmaması gayet normaldir.

      Bu düzenlemeden sonra İdarenin bu konuda düzenlemeyi  yaparken ; benzer müesseseler ile karşılaştırma yapması gerekir. Yukarıda açıklandığı üzere, Yurtdışına gönderilen memurlara yapılan yolluklar, tazminatlar, aile yardımı, doğum yardımı , ölüm yardımı , öğretmenlere ödenen eğitim hizmetleri tazminatı gibi SOSYAL HAKLAR BÖLÜMÜNDE YER ALAN ÖDEMELER VERGİDEN MUAF OLDUĞUNA GÖRE, AYNİ ÖDEMEDEN NAKDİ ÖDEMEYE GEÇİLEN VE SOSYAL YARDIM OLDUĞU HUSUSUNDA HİÇ BİR TEREDDÜT OLMAYAN GİYECEK YADIMININ DA BENZER ŞEKİLDE GELİR VERGİSİNDEN MUAF OLMASI GEREKİR.

       5-Müvekkil sendika üyelerinin tamamı Milli Eğitim Bakanlığından memur olup, iş bu davayı ikame etmekte sendikamız üyelerinin menfaati olduğu kesindir.

       6-  Yukarıda izah edilen sebepler dikkate alındığında , dava konusu idari işlemin her yönü ile AÇIKÇA HUKUA AYKIRI OLDUĞU sabittir.

               Yine müvekkil sendika üyelerinin maaşından kesinti yapılması, üyelerimizin  ekonomik durumunu önemli derecede etkileyecek olup, (memurların geçinmeleri , maaşlarının yetersizliği gibi sebeplerle) İDARİ İŞLEMİN UYGULANMASI HALİNDE TELAFİSİ İMKANSIZ ZARARLAR ORTAYA ÇIKARACAĞI DA AÇIKTIR.   Başka bir anlatımla yapılan kesintilere devam edilmesi ileride bu kesintilerin geri iadesinde önemli idari sıkıntılara da sebep olacaktır. Bu nedenle yürütmenin durdurulması şartlarının oluştuğu kanaatindeyiz.

           7- Davalı  Maliye  Bakanlığı'nın 07.10.2010 tarih ve 88914 sayılı  idari işlemi AÇIKÇA HUKUKA AYKIRI OLDUĞUNDAN VE UYGULANMASI HALİNDE TELAFİSİ GÜÇ VE İMKANSIZ ZARARLAR MEYDANA GETİRECEĞİNDEN ÖNCELİKLE DAVA KONUSU İDARİ İŞLEMİNYÜRÜTMESİNİN DURDURULMASINA VE  YARGILAMA SONUNDA İDARİ İŞLEMİN İPTALİNE karar verilmesi için iş bu davayı mahkemenizde ikame etmek gereği hasıl olmuştur.

 CEVAP SÜRESİ             : 30 gündür

 DELİLLER                      : Dilekçemiz ekinde sunduğumuz belgeler ve her türlü yasal delil. Ayrıca diğer delillerimiz, gerekirse sayın mahkemeye ibraz edilecektir.

+