TEÇ-SEN: "Yıl 2010 Görev Tanımlarını yapmak İçin Devlet Personel Başkanlığı Neyi Bekliyor?"

657 Devlet Memurları kanununda sınıfsal olarak yapılmış olan görev tanımları eğitim çalışanlarına aşırı iş yükü olarak geri dönmektedir. Örnek verecek olursak, Milli Eğitim Bakanlığında Yardımcı Hizmetler Sınıfında Görev yapan bir hizmetlinin yapacağı işlerle ilgili herhangi bir tanımlama yapılmadığı için Yardımcı Hizmetler Sınıfına giren tüm işler bu kadrolara Kanun referans gösterilerek hukuka aykırı bir şekilde yaptırılmaya çalışılmaktadır. Hizmetli kadrosundaki eğitim çalışanına Kalorifercilik, bekçilik yaptırılarak, sınıfın içinde bulunan tüm işler yüklenmeye çalışılmaktadır.

Bu durum eğitim çalışanlarının, görevlerini yerine getirirken idare ve idareci ile karşı karşıya gelmesine neden olmaktadır. İdare ve idareciler, eğitim çalışanlarına görev verirken ilgili personelin görev yaptığı kadrosunun hizmet sınıfında bulunan tüm kadroların işlerini bir kadrodan bekler hale gelmiştir. Devamı İçin Tıklayın.

 

217 sayılı Devlet Personel Başkanlığı Kuruluş ve Görevleri hakkında Kanun hükmünde kararnamenin 8. maddesinin (b) fıkrasında "Kamu Kurum ve Kuruluşlarında kadro ünvanlarının standartlaştırılması ve kodlandırılmasını sağlamak ve görev tanımlarını yapmak, bunların yayımlanmasını sağlamak ve rehberlik etmek," hükmüne yer verilmek suretiyle kamu kurum ve kuruluşlarına ait unvanların görev tanımlarının yapılması hususu, Devlet Personel Başkanlığı'nın uhdesindedir. Yani bu sorunun çözümünde  muhatabımız olan merci Devlet Personel Başkanlığıdır.

Bu sorunun çözümü için başlattığımız çalışmalarımız neticesinde: 657 sayılı D.M. Kanununda Sınıfsal olarak yapılan görev tanımlarının yeterli olmadığı, unvansal ve kadrosal anlamda görev tanımlarının yapılması için Başbakanlığa yaptığımız başvurumuza  Başbakanlık Devlet Personel Başkanı Jale Ü. AYGÜN imzalı cevap daha önce verilmişti.

Bu sorunun temel kaynağı sınıfsal yapılan görev tanımlarının kadrosal veya unvansal olarak yapılmamasıdır. Bu itibarla TC. Başbakanlığına yaptığımız başvuru yerindedir ve Başbakanlık Devlet Personel Başkanlığının yazısında da bu yerindelikten bahsedilerek kadrosal bazda görev tanımlarının yapılması ile ilgili çalışmaların başladığı ve sonuçlandığında "unvanlar itibarıyla görevler tanımlanmış ve standart hale getirilmiş olacaktır." denilmektedir.

Ancak; görev tanımları ile ilgili çalışmaların başladığının söylendiği tarihten 18 ay geçmiş olmasına rağmen bu konuda yapılan çalışmalarla ilgili kamuoyuna yansıyan hiçbir bilgi olmamıştır. Hatta 2009 yılı DPB Faaliyet Raporu'nda Kadro ve Kamu Görevlileri Dairesi Başkanlığı'nın faaliyetlerinde de bu konuya değinilmemiştir.

Sendika olarak Görev Tanımları çalışmasının akıbeti hakkındaki yazımız Devlet Personel Başkanlığı'na tekrar gönderilmiştir. Devlet Personel Başkanlığı'ndan beklentimiz, çalışmaların başlatıldığı daha önce sendikamıza resmi olarak bildirilen, unvanlar itibarıyla görev tanımlaması çalışmasının bitirilerek; yürürlüğe konulmadan sendikalarında görüşünün de alınması kaydıyla, biran önce yürürlüğü girmesidir.

2010 yılını da geride bıraktığımız şu günlerde kamu görevlilerinin görev tanımlarının olmaması konuyla ilgili devlet yöneticilerinin bir ayıbıdır. Bu ayıbın sonlandırılması için yetkileri bir an önce uhdesinde bulunan görevleri yerine getirmeye davet ediyoruz. 

+