Memurun Hakkı… Grevli, Toplu Sözleşmeli Sendikalar Kanunu’nda Saklı…

 

Memurun Hakkı… Grevli, Toplu Sözleşmeli Sendikalar Kanunu’nda Saklı…

Bilindiği üzere; 2001 yılında 4688 sayılı kanun ile başlayan toplu görüşme serüveni 10 yıl boyunca devam etmiş,2010 yılında yapılan Anayasa değişikliği ve 2012 yılında yapılan kanun değişikliği ile de toplu görüşmeler “isim değiştirmiş” toplu sözleşme adını almıştır.

Ancak; kamu görevlileri için yıllar boyu gerçekleştirilen “Toplu Sözleşme”ler bu haliyle de tek taraflı sözleşmeden öteye geçememiştir.

Grev hakkından yoksun bir toplu sözleşme hakkı, tam manasıyla anayasal bir hakka dönüşen toplu sözleşme hakkımızı anlamsızlaştırmış ve bu hakkın içini boşaltarak, kullanımını büyük ölçüde engellemiştir.

Şunu özellikle ifade etmeliyiz ki; eksik toplu sözleşme hakkımızın grev hakkıyla tamamlanması gerekmektedir. Çünkü; toplu sözleşme hakkı ve grev hakkı birbirinin mütemmim cüzü yani ayrılmaz parçasıdır. Bize göre bu alanda faaliyet gösteren tüm sendikaların da birinci ve ortak amacının grev hakkının elde edilmesi olmalıdır.

Ancak; asıl hedefinin ve amacının grevli toplu sözleşmeli sendikalar kanunu olması gereken yetkili sendika ise geçtiğimiz günlerde toplu sözleşmelerin 10. Yılı “şerefine” toplu sözleşme kongresi düzenlemiş, bu kongrede; sendikal tarihleri boyunca en büyük kazanımlarını toplu görüşmeden/toplu sözleşmeye geçmek olarak tanımlamıştır.

Yine kongrenin sonuç bildirgesinde de “Örgütlenme özgürlüğü kapsamında sendika üyesi olmayı tercih etmeyen veya yetkili sendikaya üye olmayan kamu görevlileri, toplu sözleşme hükümlerinden yetkili sendikaya “dayanışma aidatı” ödeyerek yararlanmalıdır.” Şeklinde açıklamada bulunmuş, sendikalar ve üyeleri için hayati önem taşıyan “örgütlenme özgürlüğü”nü nasılsa dayanışma aidatı ödenmesine bağlamıştır.

Memurun Derdi Sizin Dayanışma Aidatınız!!! Değil, Grevli Toplu Sözleşmeli Sendikalar Kanunudur.

Memurun derdiyle dertlenmeyen, altı toplu sözleşmeden de neredeyse sıfır zam ile kalkan ama her seferinde de sükseli sükseli kazanım naraları atan yetkili sendika, ayıbıyla oturup yüzü kızaracağına en önemlisi de grevli toplu sözleşmeli sendikalar kanunu için mücadele edip, çaba sarf edeceğine “sendika kasasını nasıl doldururumun” derdine düşmüştür.

Tek derdi kendi ikballeri ve sendika kasası olanları kamu çalışanlarının takdirine ve vicdanına havale ediyoruz.

TEÇ-SEN GENEL MERKEZİ

+