Milli Eğitim Bakanlığı Türkiye geneli boş olarak açıkladığı 4684 şef kadrosu için 2008 Eylül ayında ilana çıkmış, 2008 Ekim Ayının son haftasında başvuruları alacağını duyurmuş, tam 56 gün süreyle hiçbir resmi açıklama yapmadan başvuraları almamış, bu süre içinde yönetmelikte esaslı değişiklik yaparak daha önceki ilanda sınava girebilecek nitelikte olan VHKİ kadrosunda binlerce eğitim çalışanının sınav haklarını ellerinden almıştır.
Sınavı 1913 aday kazanarak, boş bulunan kadrolara şef olarak atamaları yapılmıştır. Bu süreçte sendikamızın genel merkezi tarafından defalarca uyarılarda bulunarak, yeni yönetmelikle sınavın yapılması durumunda MİLLİ EĞİTİM BAKANLIĞININ BU SINAVIN ALTINDA KALACAĞI'nı, eski yönetmeliğe göre ilana çıkıldığına göre eski yönetmeliğe göre eğitimin ve sınavın yapılması gerektiğini hukuk normlarını baz alarak, gerek üst düzey görüşmelerimizde gerek basın açıklamalarımızla, gerekse resmi yazılarımızda Milli Eğitim Bakanlığının bürokratlarına bildirmiştik.
Yapılan haksız uygulamaları görmezden gelmeyen sendikamız ve yüzlerce eğitim çalışanı Görevde Yükselme ve Unvan Değişikliği Yönetmeliğine eklenen ve sınav hakkını ellerinden alan "bulunduğu ünvanda 2 yıl görev yapmış olmak" maddesinin yürütmesinin durdurulması için Danıştay nezdinde dava açmıştır.
Açılan yüzlerce davanın bazıları sadece ilgili maddenin yürütmesinin durdurulması, bazıları ise hem yürütmenin durdurulması hemde sınavın iptali ile ilgilidir. Dava konusu olan "bulunduğu ünvanda 2 yıl görev yapmış olmak" hükmünün yürütmesinin Danıştay mahkemesi tarafından durdurulduğu ve sınav hakkı gasp edilen binlerce VHKİ kadrosundaki eğitim çalışanlarının haksızlığa uğradığı YARGI TARAFINDAN ONANMIŞTIR.
Milli Eğitim Bakanlığının yönetmelik, sınav ve atamalardaki sabıkası oldukça kabarık olup, yayınladığı yönetmeliklerin, yaptığı sınavların ve atamaların çoğu Yargı tarafından iptal edilmektedir. Şeflik sınavı ve atamaları ile ilgili üst üste yapılan 2 sınavda da başarısız olan milli eğitim bakanlığı ve bakanlık bürokratları daha ne kadar kendi bildiklerini okumaya devam edeceklerdir.
VE ŞİMDİ BAKANLIK BÜROKRATLARINA SORUYORUZ!!!
Çok değerli hukuk bilgisi kendinden mütevellit bakanlık ÜST düzey bürokratlarımız sizlere acaba daha ne diyeceğiz. Sizlerin yaptığınız yanlışı kabul etmeniz için ne yapacağız. Sizler yazdığınız yönetmeliği uygulama konusunda dahi aciz yöneticiler olarak (hakları iptal edilen 571 şef arkadaşlarımız) oturduğunuz koltukta acaba nasıl rahat ediyorsunuz.
Eğitim çalışanının sıkıntısı eğitim politikaları değildir. maalesef çağa ve hukuka ayak uyduramayan bürokratlardır. Sendikamızca fark edilen hukuka uygun olmayan bir uygulamanın ÜST düzey bürokratlarca kararlaştırılıp nasıl hayata geçirildiğini akla hayale sığdıramıyoruz. Eğer yapılan uygulamalarda bir art niyet yoksa. Sizler derhal istifa etmelisiniz çünkü sizlere doğru uygulamayı anlatmak için seçtiğimiz her türlü halkla ilişkiler aracı olan doneleri ret ederek (sendikaların yaptığı uyarı) hukuka aykırı bir işlemi göremeyecek kadar acizsiniz.
Yanlış bir kere yapılırsa HATA, iki kere yapılırsa TERCİH olur.
1) Bakanlık bu tercihi ne için ve kimin adına yapmıştır ?
2) Şeflik sınavının eğitim ve sınav maliyeti ne kadardır?
3) Bu maliyet devlete zarar olarak mı yazılmaktadır? Yoksa zarara yol açan bürokratların maaşlarından mı kesilecektir?
4) Yönetmeliğin değiştirilmesinde pay sahibi olanlar İstifa etmeyi düşünüyorlarmı?
Bu sorularımıza Milli Eğitim Bakanlığı cevap verebilir mi bilinmez ama bilinen bir gerçek varki Milli Eğitim Bakanlığı yönetmelik hazırlamada, sınav ve atama yapmada başarısızdır. Başarısızlığı tescilli olan ve yıllardır Milli Eğitim Bakanlığında Daire Başkanlıklarını işgal eden sorumlu Daire Başkanlarının ve Personel Genel Müdürlüğü sorumlularının derhal istifa etmeleri onurlu bir davranış olacaktır.
Konu ile ilgili sendikamız hukuk bürosundan hukuki bilgi istenmiş olup, bilgi genel başkanlığımıza ulaştığı anda genel başkanlığımızca ayrıca açıklama yapılacaktır.
TEÇ-SEN GENEL BAŞKANLIĞI